20 Eylül 2011

Con Ocho Basta | Hafta 3, Mourinho'dan 1 Puan Önde



Katalan gazetesi Sport bir gün önce manşetten girmişti "Çenelerini kapatmak için sahaya çıkacaklar" şeklinde. Sanırım 8-0 yeter, Pep'in Barça'sının bittiğini düşünenlere. Küstah ve ahlaksız tercümanın hatalı çevirilerine sahada cevap vermeye devam ediyoruz.

Genellikle Guardiola beyaz, Mourinho siyah giyiniyor, Barça ve Madrid maçlarında, bir şey ifade etmeli temsiliyet açısıdan. Sahi n'oldu Mourinho'nun cezası, İspanya Futbol Federasyonu, Madrid yanlılığından ne zaman vazgeçip adalet dağıtacak? 5-0'dan sonra Ramos'a tek maç ceza verilmesi ve yaşatılan erteleme rezaleti hala unutulmadı.

Barça Osasuna karşısında 3-4-3 oynadı yine, iç saha maçlarında denenmesinde sakınca gözükmüyor, hele de Cesc gol artımı konusunda faktörken.

------------------Valdés----------------
---------Javier---Puyol---Abidal--------
------------------Sergio----------------
--------Thiago-------------Xavi---------
-------------------Cesc-----------------
--Alves--------------------------Villa--
------------------Messi-----------------

Goller:

Alves - Messi
Messi - Cesc
Abidal - Villa
? - Villa
Cesc - Messi
Messi - Xavi
Cesc - Villa
Cesc - Messi

54. dakikada Puyol oyundan çıkınca Barça'nın orjinal stoperi kalmadı, savunma Adriano Javier Maxwell üçlüsüyle oynadı, 0-10-0 bu ara sık kullanılan abartılı tabirle.

60 - 90. dakika arası

------------------Valdés----------------
---------Adriano--Javier---Maxwell------
------------------Sergio----------------
--------Thiago-------------Afellay------
-------------------Cesc-----------------
--Alves--------------------------Villa--
------------------Messi-----------------

Bütün mesele elbette topa sahip olma, stoper olması şart değil, total futbol v2 da denebilir.

Topla oynama % 83, başarılı pas sayısı 805, kaleyi bulan şut 15, 8 gol 2 direkten dönen top.

Bence en ilginç veri oyun liderinin kim olduğunu göstermesi açısından; Fabregas 101 pas > Xavi 87 pas.

Cesc, tamamen Messi etkisiyle oynuyor yani skoru artırmanın ana formülü, daha asıl kilit çözücü olduğu söylenemez, ki bu Sociedad ve Milan maçlarında test edildi. Barça'yı tanımlarken özellikle 2008 ve 2010 şampiyonu İspanya Milli Takımı + Messi formülünü belirtiyorum. İspanya kazanıyor ancak skor kısır oluyor ve bazen gerçekten sıkıcı gelebiliyor oyun, Messi bunu güzelleştiren isim, estetik formata dönüştüren. Aynı görev Fabregas'ta şu an ve Messi'yle birlikte olağanüstü işler başarıyorlar. Sürekliliğe dönüştüğünde, daha çok kritik maçlarda, o zaman önemli bir kazanımdan söz edilebilir.

Fabregas 3 asist, Messi 3 gol 2 asist, Villa 2 gol, Pedro neden oynamadı, Puyol iki stoperin ortasında oynamaz, Afellay'da gerileme var.

Guardiola'nın Katalan parlamentosunda altın madalya alırken söylediği "Hiçbir şeyi kazanmak için söz vermiyorum" cümlesini bile kullanmaya çalıştı karaktersiz. Söylemin hedefinin cules olduğu belliydi hem de. Mourinho alt lige düşmememiz için bilmem kaç puana daha ihtiyacımız var dedi, aklınca alay etti Pep'in ifadeleriyle, mütevazilik ne bilmediğinden. Birileri de bu utanıp sıkılmak gereken lafları aldı, beğendi, önemsedi, güzel bir şey gibi yayınladı, Jose'ye hizmet etti açıkçası, gücüne güç kattı. Mourinho'nun her yaptığına ayar, kapak, karizma algısıyla bakıp doğrulama çabasına girişenler futbola kesinlikle zihinsel olarak zarar veriyorlar. Bunu ne zaman bırakacaklar merak ediyorum! Umarım daha aklı başında yorumlar olur artık Jose'nin dile getirdiklerine dair, çünkü buna bile bravo denilmesi, bu adamın onu sevenleri de sağlıksızlaştırdığını, kendine benzetmeye başladığını ve virüs gibi yayıldığını gösteriyor.

Gereken dersi Levante vardı, ağız ishaliyle maç kazanılmıyor, futbol sahada oynanıyor, Madrid masa başını iyi bilse de. Taraftar Madrid ikinci lige tezahüratı yaptı. Jose Mourinho yine maç sonunda, suçu birilerine atmayı başardı. Üstelik rakibin tuzağına düştüklerinden, provoke olduklarından falan bahsederek. Oysa Barça maçlarında bunlara başvuran ta kendisiydi, tutarsızlığı tavan yaptı artık.

Defaatle rotasyon yapmamaya özen göstermesine vurgu yapmıştım, Ronaldo ve Özil'i kenarda beklettiği ilk maçta puan kaybı yaşadı Madrid. Bir de puan olarak geriye düştü, bakalım susmayı başarabilecek mi, sanmıyorum, oradan besleniyor çünkü.

Biraz da Milan maçı.

Pep, Sociedad analizinde belirttiğim gibi Fabregas & Thiago'yu kesti Milan maçında, 8/11 teorik kusursuzluk oranı vardı sahada.

Valdes, Alves Javier Sergio Abidal, Keita Xavi Iniesta, Pedro Messi Villa ile klasik 4-3-3, Puyol yok, 30-45 dk. süre artımı olacak. Sergio & Javier tandem, Keita ön süpürücü, diğerleri ideal pozisyon / oyuncu denklemindeydi. Milan, Mourinho Inter'inin ceza sahasına otobüs park etme taktiğiyle oynadı, öne de geçti, maç uzun süre 18 önündeydi. 4 ceza sahası, 4 ceza sahası önü savunması (4-4 dizilimini uygulayan olmuştu) ve boşluk az, topla oynama % 80 civarıydı ilk yarı.

Şok etkisi yaratan Pato'nun Flash golü, Barça'nın oyun ritmini hiç bozmadı aslında. Esas sorun Sociedad maçında olduğu gibi 3. golü atamayıp maçı öldürememe ve cezanın kesilmesiydi. Konsantrasyon zaafından bahsedilebilir, ikinci golden sonra rölantiye geçme pahalıya patladı. ŞL'nin en kısa takımı -1,78- Barça'nın en ciddi zaafı hep duran toplar olmuştu.

Messi ön alan baskısına hiç katılmadı, ciddi sıkıntıydı not edilmeli ancak Osasuna maçında tekrarlamadı, fiziksel gücünü kazanmasıyla ilgili olabilir. Xavi & Fabregas yan yana üçüncü bölgede birbirini tamamlamıyor, Iniesta önemliydi, sakatlandı. 3-4-3 içerisinde Cesc önde oynayınca etkenliği artıyor ve Xavi'yi daraltmıyor arkada.

Javier bolca pas hatası yaptı, Alves sağdan arkaya sarkamadı, Iniesta olmayınca Messi oyunu açamadı, küçük detaylar.

Maçın başı ve sonunda atılan iki gol ile beraberlik koparttı koca AC Milan, yarım puanı bile hak etmedi, maç başında saçma bir gol, sonunda bir duran top, aradaki 90 dakika boşluk, yazık Sacchi'den bugüne!

Barça'nın İki maç üst üste berabere kalması ve sürekli sakatlık olması iyiye işaret değildi, sezon başında yeni sorunlar doğacağına değinmiştim.

Guardiola "Rakibin orta saha oyuncuları stoper gibi oynarken hücum etmek kolay değildir. Amaçları ceza sahasını savunmaksa bunu başardılar. Milan'ın bu skoru hak etmesi için pek çok neden var. Kalemize iki buçuk kez geldiler ve bir puanı aldılar. Bu gibi Avrupa takımları, futbol anlayışımıza inancımızı daha da güçlendiriyor. İyi bir maç oynadık. Geliştirmemiz gereken şeyler olmasına rağmen, Milan'ı kendi sahasına hapsettik. Bu sadece ilk maçtı, daha oynayacağımız 5 maç var." şeklinde gayet yerinde ve can alıcı tespitler yaptı.

Valencia deplasman, Atletico Camp Nou 6 puan almak hem Madrid'e mesaj hem de iki beraberlik sonrası ruhani lider Puyol'un sözleriyle kenetlenen oyuncuların özgüveni açısından gereksinim ve kanımca olacak.

20 Eylül 2011

A. Eren Loğoğlu

1 yorum:

hariçten gazel dedi ki...

levante maçı tam-kapak-tı special5 için.iyi oldu.pepenin xavi torresin aşiline ve kafasına yaptığı hamleleri de gördüm.ve pes dedim.hangi konsantrasyon!veya hangi dolduruş! bir insanı böyle kıyıcı yapar.barçaya gelince adriano ve özellikle afellay bu takımda zor barınır.pedronun ilk 11 dışı olmasına neden de orayı alveze verdi.ve alvez resmen açık oynadı yay önünü fabre ve messiye açmak için. işe yaradı.ayrıca bu takıma oyuncu alınacaksa umut vaadedenlerden değil de kendini ispatlamış adamlardan alınmalı.delefeu veya cuenca afellayı aratmazlar bence.