29 Ekim 2011

Barça'da -Geciken- Ekim



2 Ekim Sporting 0-1

Pep üçlü savunma tercih etti yine ancak 3-4-3 evriminde artık çığır açan işler peşinde.

----------------Valdes---------------
-----Alves------Javier-----Abidal----
----------------Sergio---------------
---------Xavi-----------Thiago-------
---Adriano------------------Villa----
------------Messi---Pedro------------

Maçın başında 34. dakikaya kadar Messi ve Pedro aynı hat üzerinde oynadı. Kimi zaman Messi top almak için geriye gelirken, kimi zaman bu görevi Pedro üstlendi. Sıklıkla ön-arka yer değişikliği yaptılar, Y ekseninde. X ekseninde ise hiç farklılık olmadı, Messi sağa, Pedro sola yakın oynadı.

Pep'in Alves, Javier, Abidal ve Adriano gibi hızı ön planda olan dört oyuncuyu tercih etmesi, biraz da geçen sene 1-1 biten maçta görülen kontratakları engelleme amaçlıydı.

Bu şablon 55-56'da Abidal'ın sakatlığı sonrası oyuncu değişikleriyle yerini klasik 4-3-3'e bıraktı.

55-79 dk.lar arası

----------------Valdes---------------
Alves----Pique------Javier----Maxwell
----------------Sergio---------------
---------Xavi---------Thiago---------
---Adriano------------------Villa----
----------------Messi----------------

İdeal formata dönen takımda kusursuzluk denklemi için oran 7/11 idi. 79. dakikada Adriano - Keita değişikliği oldu.

79-90 dk.lar arası

----------------Valdes---------------
Alves----Pique------Javier----Maxwell
----------------Sergio---------------
---------Xavi---------Keita----------
---Thiago-------------------Villa----
----------------Messi----------------

Sıkıntı yaşanan bir karşılaşma olmadı, bulunan pozisyonlar vardı, değerlendirilemedi. Maç sonu çıkış koridorunun önünde Barça oyuncularını bekleyip onları tek tek tebrik edip içtenlikle sarılan Preciado'yla noktalandı. Gecenin en güzel sahnesiydi ve mesaj rakiplerine bu saygıyı gösteremeyen Jose Mourinho'ya gitti.

Barça 7. hafta sonunda La Liga'da liderlik koltuğuna yükseldi. Geçen sezon 13. hafta El Clasico'yu 5-0 kazanıp koltuğa kurulmuş, bir daha da kalkmamıştı.

Karanlık Taraf ise başka işlerle uğraşıyordu o esnada. Mourinho, Espanyol maçı sonra Barcelona topraklarında Katalanca soruyu cevaplamadı ve muhabir Kastilyanca konuşsun istedi. Yeni saha dışı taktiği siyasi-tarihi zemini kayganlaştırmaktı.

Üzerinden çok fazla süre geçmeden İspanya'nın başkenti Madrid'in gazetesi Marca, ŞL & La Liga'yı kazanan Pep dururken "Kral" Kupası'nı evlerine getiren Jose Mourinho'yu "Yılın Teknik Direktörü" seçti. Kastilya'nın önem sırası farklıydı elbette. Biz biliyorduk bunu ya bilmeyen, inanmayanlar da böylelikle öğrendi meseleyi.

Katalan gazetelerine 2. Florentino Perez dönemi penaltı istatistikleri yansıdı. Madrid 23 Barça 8 şeklindeydi. Tercüman "Hakemler işlerini çok iyi yapıyor" minvalinde bir açıklama ile ortalığı alevlendirmek istedi. Haklıydı, La Liga'da hakemler Real Madrid için her zaman iyidir, onun derdi UEFA maçlarında, oraya gücü yetmiyor, bunu da UNICEF'e bağlıyor aklınca.

Messi'ye yapılan fauller yönetmelikten çıkartılmış gibi bir algı oluşmaya başladı artık. Ona yapılan penaltılar nedense çalınmıyor.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi İspanya Futbol Federasyonu da her sene olduğu gibi -bakmayın 3 yıldır Barça'nın şampiyon olduğunu, nasıl engellenmeye çalışıldığı ve aslında Madrid'in ne şekilde itildiği arşiv yazılarımda mevcut- yine fiyasko bir karara imza attı. Haftalardır ertelenen, bekletilen Süper Kupa cezaları açıklandı. Mourinho 2 maç, karşılık veren Tito 1 maç ceza aldı, futbol hayatı bitirmeye teşebbüs eden Marcelo'nun adı bile geçmedi.

Jose Mourinho'nun o gece neler yaptığını bir kez daha hatırlayalım. Messi'ye kokuyorsun işareti, Fabregas'a tekme ve Vilanova'nın gözüne parmağını sokma. Hiçbirinde tahrik yok, kendisi geliyor, eylemi gerçekleştiriyor ve ardına bakmadan kaçıyor. Üstüne de komik bir şey yapmış gibi sırıtıyor, zaten yüzündeki o son ifade ruhsal olarak birtakım bozukları olduğunun da göstergesi.

Madrid basını geçen sene ŞL Yarı Finali'nde Sergio'nun Marcelo'ya ırkçı söylemde bulunduğunu iddia etti. Busquets'in savunması alındı, görseller incelendi ve oyuncu aklandı. "Royal" Federasyon Mourinho'dan bir görüş almaya bile tenezzül etmedi. Kimse Messi'ye yaptığının üzerine düşmedi. Üstelik bu cezalar Süper Kupa'da çekilecek, yani seneye Madrid kendini oraya atabilirse.

Buna ödül denir sanırım, daha çok saldır Barça'ya talimatı vermekten farksız. Onların adaleti ancak bu kadar olur, zaten güvenmiyorduk da -Ramos'a 1 maç veren, Barça'yı 3 puanla tehdit eden- şimdi iyice ayyuka çıktı tezgahları.

15 Ekim Santander 3-0

----------------Valdes---------------
Alves----Pique------Puyol-----Maxwell
----------------Thiago---------------
---------Xavi---------Iniesta--------
---Messi--------------------Pedro----
----------------Villa----------------

8. dakikada Pique sakatlanıyor, yerine Abidal giriyor, merkez, sağda Puyol, solda Abidal şeklinde düzenleniyor.

Pep'in bu sezonki en ciddi sorunu iki maç üst üste aynı şablonu (pozisyon-oyuncu ve sistem) tercih etmemesi. Barça'nın ritm bulmasını zorlaştıran sebeplerin başında bu geliyor. Her hafta yeri değişen bazı isimler, 3-4-3 düzeniyle sorumluluklarında olan çemberin değişmesi gibi sorunlar gün yüzüne çıkıyor sürekli.

Bu kez de Messi, sağa kaydırılmış, hiçbir anlam ihtiva etmiyor, edemez. Messi'nin sahte 9 olarak merkezde ne denli yararlı olduğu ortadayken Samuel Eto'o dönemi düzenine dönmenin rasyonel bir açıklaması yok. Hele de Ibra gibi kötü bir deneyim yaşamışken ağır kalan ve sürekli ofsayta düşen Villa'yı merkeze almanın izahı yetersiz.

35-45 arası Messi sahte 9 rolüne geçerken, Villa sağ, Pedro solda oynadı. Geçici bir denemeden öteye gitmedi. 45. dakikadan sonra tekrar ilk düzene dönüldü, Villa merkezde ve etkisizdi. (Villa transfer olurken merkezde oynaması gerektiğini öngörmüş ve Pep'in dahice onu sola kaydırıp başarı kazanmasıyla da yanıldığımı anlamıştım.)

Topla oynama oranı % 83.9 idi ve son 6 senedeki en yüksek ikinci orandı bu, birinci yine Barça, Mayıs ayındaki Levante maçıyla.

19 Ekim Plezen 2-0

Klasik 4-3-3

----------------Valdes---------------
Alves----Javier------Abidal---Adriano
----------------Sergio---------------
---------Xavi---------Iniesta--------
---Pedro--------------------Villa----
----------------Messi----------------

Barça'nın sezon başından bu yana en iyi maçlarından biri, topa sahip olma, top sirkülasyonu seri, kaçan onlarca pozisyon, Messi'nin harcadığı 4-5 yüzde yüz dahil buna, iki topu da direkten döndü. 10-0 bitebilirdi.

Bayern Münih'in 24 maç üst üste gol atma rekoru kırılıyor.

Chelsea Teknik Direktörü Villas-Boas "Barça futbol oynama şekline yeni standartlar getirdi. Onlar modern futbolun ölçütü." diyordu.

Maçtan bir gün sonra yeni La Masia açılış töreni gerçekleşti. Futbola dair sevilen ne kadar insan varsa oradaydı, o ailenin bir parçası olarak.



22 Ekim Sevilla 0-0

Pep, bir kez daha şablonu değiştiriyor, çocuk oyuncağına döndü bu iş.


----------------Valdes---------------
-----Alves------Javier-----Abidal----
----------------Keita----------------
---------Xavi-----------Thiago-------
----------------Iniesta--------------
---Adriano------------------Villa----
----------------Messi----------------

Pedro ve Sergio niçin kenarda? Rotasyon ve yoğun maç trafiği dışında bir açıklaması bulunmuyor. İlk 30 dakika eveleme geveleme ve 0 pozisyon ile geçiyor. Oysa üç aylık periyotta Barça maçları sıklıkla burada koparıyordu.

30-63 dk.lar arası

----------------Valdes---------------
Alves----Javier------Abidal---Adriano
----------------Keita----------------
---------Xavi---------Thiago---------
---Messi--------------------Iniesta--
----------------Villa----------------

Teorik kusursuzluk oranı 3/11, her şeyi açıklıyor.

4-3-3'e dönülüyor, baskı artıyor, pozisyonlar bulunmaya başlıyor ancak kaleci Javi Varas ve gol yemedikçe artan direnç var şimdi. Birkaç maçtır süregelen ve gereksiz gözüken Villa'nın hedef santrfor, Messi'nin sağ kenar oynama sorunsalının gol bulmanın zorlaşmasındaki payı yadsınamaz, Pep deneyi abartıyor. Villa statik kalıyor, kalmadığı anlarda savunma çizgisinin gerisinde ofsayta yakalanıyor. Messi kenardan içeri kat etmeler esnasında sürekli yıpranıyor ve top kaybı yapıyor. Leo'nun pas başarı oranı % 68 yani takımdaki en kötü yüzde, herhalde Pep'in ne denli bir yanlış yaptığını anlatan en iyi done bu. Messi'yi sahte 9 oynatmamak Barça'nın ritm bulmasını hep engelleyecek.

63-74 dk.lar arası

----------------Valdes---------------
Alves----Javier------Abidal---Adriano
----------------Thiago---------------
---------Xavi---------Iniesta--------
---Messi--------------------Pedro----
----------------Villa----------------

Keita-Pedro değişikliği olumlu ancak pozisyon tercihlerinde yine hatasında ısrar ediyor Guardiola. Thiago'nun ön kesici olması, Iniesta'nın bir süre sola atılması, bunlar hep oyun akışkanlığını optimum seviyenin altına çeken hareketlerdi.

74-88 dk.lar arası

----------------Valdes---------------
Alves----Javier------Abidal---Adriano
----------------Xavi-----------------
-------Fabregas-------Iniesta--------
---Messi--------------------Pedro----
----------------Villa----------------

Barça için en tehlikeli durum, merkez orta saha üçlüsü Xavi, Cesc ve Iniesta. Sistemi işleten Xavi'nin ön kesici bölgesine atılması, hata üstüne hata, panik üstüne panik. Pep, hatasının o kadar farkında ki 88'de kontratak veya duran top golü yiyebilirim diye Xavi-Sergio değişikliğine de gitti. Sevilla ceza sahasına 20 orta girişiminde bulunulması da anormal, bunda en yüksek pay Barça DNA taşımayan Adriano'nun.

Pep, Pique & Puyol yokluğunda, Cesc'e (Thiago'ya bazen) yer açmalıyım diyerek Xavi & Iniesta merkezde yan yana formülünü bozmaya devam ederse 3-4-3 veya oyuncuların yerleriyle oynayıp, sorun büyüyecek. Barça'yı Mourinho değil kendisi yavaşlatıyor şu an.

Sevilla özellikle maç sonu tavırlarıyla kesinlikle puanı hak etmedi. Kanoute'nin penaltı noktasındaki topa dokunma ahlaksızlığını atlamayalım. (Bilica'yı yerin dibine sokup ona bir şey söylememek çelişki barındırır)Fabregas'a vurması, son andaki faule -ki çok net Pedro'nun pozisyonu, dengesiz geliyor- yapılan akıl almaz itiraz, bunların cezasının sahada verilmesi son derece olağandı. En ilginciyse penaltı pozisyonundaki kesinliğin -diğer ayağını yukarı kaldırıp temas ediyor Iniesta'ya- atlanmaya ve sanki Barça haksız bir kazanım elde ediyormuş izleniminin yaratılma çabasıydı.

Barça liderlik koltuğunu bırakıp psikolojik üstünlüğü yitirdi. Jose bunu kullanacak, El Clasico'da puan farkını dörde çıkarmak stratejisi. Pep'in en kötü sezon başlangıcı 18 puan.

Adada City, United'ı Old Trafford'da 1-6 ile geçiyor. Barça ve Madrid, David Silva ve Juan Mata'yı, gözlerinin önünden nasıl kaçırdıklarına daha çok yanacaklar gibi duruyor. Rossi, Silva, Mata varken Alexis Sanchez'i almak, ne derece doğruydu, sezon sonunda hep birlikte göreceğiz.

25 Ekim Granada 0-1

----------------Valdes---------------
Alves----Javier------Abidal---Maxwell
----------------Sergio---------------
---------Xavi---------Fabregas-------
---Pedro--------------------Cuenca---
----------------Messi----------------

Teorik kusursuzluk denklemi oran 6/11, hiç fena değil ve Sevilla maçına göre muazzam. Pique & Puyol sayılmazsa 6/9 ki o zaman ideal denebilir.

Pep, birkaç yanlışından birden aynı anda dönüyor. Adriano 11'de yok, sol bek Maxwell, daha dengeli bir oyuncu. Isaac Cuenca beğendiğim türde bir oyuncu, Pedro'ya benziyor tarzı. Tam bir La Masia ürünü, ne yapması gerekiyorsa onu gerçekleştiriyor. Topu aldığı an pas zihninde beliriyor. Rakip bastığı an topu ayağından çıkarıyor. (Alexis bunu hiç yapmıyor ve top kaybı yaratıyor) Doğru zamanda adam eksiltmeyi düşünüyor. Sahada yer alması çok olumlu bir tercih idi, Afellay da yokken.

Doğru sistem, oyuncu ve pozisyon tercihleri anında karşılığını alıyor. Barça topa sahip (%77) ve çokça pozisyon üretiyor (5) ilk yarıda. İki bariz sorun var Xavi-Messi pas bağlantısını adam eksiltip sağlayan Iniesta yok. Cesc görevi yapıp Leo'yu doğru yerde topla buluşturamıyor. Sezon başında Fabregas geldiğinde, merkezde iki denklemin başarı getirebileceğini savundum, hala da tezim çürümemiş durumda. Xavi & Iniesta veya Fabregas & Iniesta yan yana oynamak zorunda, merkezde. Eğer üç oyuncu 4-3-3 ekseninde aynı anda sahada yer alırsa başka zaaflar doğuyor ki Pep de bu yüzden 3-4-3 oynatmaya çalışıyor. Diğer itirazım Xavi & Fabregas merkezde yan yana birbirini tamamlayan özelliklere sahip iki oyuncu değil. Oyun akışkanlığı Xavi'den Iniesta'ya ve ondan Messi üzerine kurulu. Üçüncü bölgede Iniesta'nın adam eksiltmesi ve Messi'nin gol vuruşunu kolaylaştırması çok değerli. Santander ve Plezin maçlarındaki gollere göz attığınız an fark ortaya çıkıyor. Fabregas, Xavi gibi pasör bir oyuncu ve ikisi yan yana iken topu ön alana pas dışında taşıyamıyorlar, topla 10 metre ilerlemeleri şart. Bu da çakılı oynayan savunmalara karşı bir süre sonra etkisizlik doğuruyor. Mutlaka ceza sahası önünde adam eksiltmeniz şart. Bu görev sadece Messi'ye kaldığında yorgunluk emareleri beliriyor ve yüzde yüz verimlilikle oynayamıyor Arjantinli.
Sergio formunu buldu, bu çok önemli.

Barça Ekim içinde 5 maçta yalnızca 7 gol atabildi. Kuraklığın genel sebebi Leo, Barça'yı İspanya'nın daha çok gol atıp keyif veren versiyonuna o dönüştürüyor çünkü. Barça şu haliyle kimi zaman zevk vermeyen İspanya'yı andırıyor. Leo estetiği katan isim, ona ihtiyaç var daha güzel oynamak için. Guardiola onun için "Futbol tarihinde üç günde bir maç yapan ve 4 yıldır bu seviye oynayan bir oyuncu bulamazsınız" dedi. Messi'yi hedef alan haberler yapan Marca ve AS cevabını almıştır herhalde. Onların soğuk savaş stratejilerinden bir başkası daha. Geçen sene de Ballon D'or töreninden sonra yaptılar aynı şeyi. İşlemedi. Oyuncular sildiler fotoğraflardan ve en ağırı doping suçlamasında bulunacak kadar sınırı geçtiler.



Bu evrede takım gol yemedi, bu da topa sahip olmanın ve Cruyff öğretilerinin bir sonucu. Victor Valdes kesinlikle hak ettiği değer verilmeyen bir isim. Son 4 yıldır top 10 kaleciden biri olduğu su götürmez bir gerçek.

Almanya'nın efsane ismi Franz Beckenbauer "Bu Barça, hayatım boyunca gördüğüm en iyi takım" ifadelerini kullandı onlar için, belge niteliğindeydi.

Camp Nou'da 37 maçtır kaybetmedi FC Barcelona. Madrid'in 1 puan gerisinde. Daha hiçbir şey kaybedilmedi ancak Kasım ayına girerken bu form düzeyinin çok daha ötesine çıkmaları gerekirdi. Pep belki de ayarlamayı Aralık için yaptı bu sene, bunu da zamanla öğreneceğiz.

29 Ekim 2011

A. Eren Loğoğlu

4 yorum:

Deniz Gür dedi ki...

Uzun zaman oldu yazmayalı :) hatta şimdi baktım tam 1 ay olmuş. elbette bu kadar detaylı yazmak zor iş ama her maç sonu girip bakma alışkanlığı kazanmıştım. yine dolu bir yazıyla dönüş olmuş. ama bekletiyorum maç sonunda okuyacağım.

belki görmüşsündür bu arada
cakmakatalan.com isimli bir blog açtık lappap ve vaki ile birlikte. neyse maç sonunda tekrardan dönerim buraya. iyi akşamlar

Deniz Gür dedi ki...

tam 1 ay sonra gelen dopdolu bir inceleme yine. :) 1 ay sonunda sabırsızlansam da maç sonuna bırakıyorum okumayı.

bu arada lappap ve vaki ile cakmakatalan.com'u açtık haberin vardır belki de. neyse maç sonu tekrar uğrarım buraya. iyi akşamalr

hariçten gazel dedi ki...

sevilla maçı çok kabızdı.inter maçındaki hataya düşüldü.her şeyi messiden beklemek yanlış.fabregas da 3-4-3 dışında bir sistem de çokda ahım şahım yararı olmaz.cuenca ve delefeu üzerine yoğunlaşmaları lazım.bi de carmona...

hariçtan gazel. dedi ki...

pardon...carmona plase oldu...juvenil a daki beki kastetmiştim..grimaldo denen çocuk.iyi işlenirse alvez ayarına gelebilir.zeki ve çabuk.