04 Ocak 2008

Hastalık, Kar Yağışı ve Pencere

Yedi saat öncesinde yoktular
Yedi saat sonrasında çoktular

Karanlık çağların
Ve yüksek dağların
Arasından
Ak bir pınar akıyor.

Pencere
Çekinik ve kocaman gözlerle
Bakıyor dünyaya
Oysa çekik ve koca olmayan gözlerle
Tren istasyonları dolusu insan
Yaşıyor dünyada.

“İnsan kendini yalnızca insanda tanır”

Tanıdık insanları
Kimi uzak kimi yakındaydı
Kimi doğu kimi batıdaydı
Sevdik insanları...

Bir adanın parmaklıkları ardında balık türü
Ve bu esaretten ötürü
Kılıçlarını saklıyorlar yüzgeçlerinde
Oysa çubuk parmaklar arasında
Kraker çubuk arkasında bulunmalıydı.
Sevdik balıkları...

Atomların akvaryumda parçalanmasının
Kale yapılarının sarsılarak yıkılmasının
Ve film stüdyolarının Audrey ile çalışmasının
Üzerinden uzun bir zaman geçti,
Geçip gitti.
Sevdik zamanları…

Ancak bitki kadar cansız olabilirdi beden
Yerde sürüklenen, bitkin
Ve neden, söyle neden
Sevdaya da hastalık gibi engel olamayışımız?

Kahve yudumları
Kadraja sığabilmiş birkaç kare
Yüreğine dokunabilmiş birkaç mısra
Kar yağışı pencereyle sevişiyor
Sevdik hastalıkları...

3 Ocak 2008

A. Eren Loğoğlu

Hiç yorum yok: