20 Haziran 2011

Zihinden Geçen Ne Varsa 6!



Son topa kadar oynadı Galatasaray. Göz yaşları sel oldu, en çok yabancı oyuncular ağladı, kimse bir şey anlamadı bundan, suyun öte tarafındakiler hele, şaşkınlıklarını gizleyemediler. Fotoğraf her şeyi anlatıyor, fazla söze gerek yok, sımsıkı sarılıyoruz birbirimize.

Hiçbir şampiyonluk sizin yüreğinizden büyük değil!

Teşekkürler Oktay Mahmuti ve oyuncularımız.

****

Tomas Ujfalusi transferi sonrası yerli sağ bek ve yabancı stoper alınmayacağını düşünerek kadroyu güncelleyelim;

XXX: Yabancı Oyuncu
YYY: Yerli Oyuncu

XXX - Muslera / Handanovic / Frey / Stekelenburg
Ufuk

Sabri
Ujfalusi
Servet
G Zan
H Balta
Çağlar
XXX - Bastos / Zhirkov

XXX / YYY - Kallström / Gökhan Inler
Ceyhun
Selçuk
XXX - Arteta / Diego
Yekta
Colin Kazım
Arda
Culio
XXX - Gervinho / Reyes / Kalou / Xabi Prieto / Valencia
YYY - Olcan / İbrahim Akın

Elmander
XXX - Drogba / Cisse / Pavlyuchenko / Milito / Forlan / Ibisevic
YYY - Mevlüt / Necati

Bu listenin dışında kalan Cana, Pino, Stancu, Baros'un ne olacağı meselesi var bir de. Şahsi görüşüm Culio'nun kalması ve Stancu'nun da kiralık verilmesidir. Cana, Baros ve Pino bedelleri daha fazla düşmeden satılmalıdır. Federasyon seçimleri sonrası çıkması muhtemel yabancı kontenjanı = 6 + sınırsız kuralı da beklenebilir, karar vermek için.

Forlan ve Reyes gelse bile 6 oyuncu -en az 4- gereksinimi açık şekilde gözüküyor. Bu isimlerin yanı sıra Drogba da konuşuluyor. Drogba / Forlan arasında bir tercih mi olacak, ikisi bir arada düşünülür mü, bu da bir başka stratejik hamle esasında. Drogba + Forlan planı orta sahaya yazılan diğer XXX'e (Diego / Arteta) gerek kalmaması anlamını taşıyor. Elmander'in de transfer edildiği hesaba katıldığında Baros'un kesin gideceği yorumunu da rahatlıkla yapabiliriz, her iki isim gelirse.

Ujfalusi bu kadar çok ücret almasaydı, acaba Terim çok doğru bir mühendislik ile ilk onbirde yer almayacak yabancı haklarından birini sağ bek ve stoper pozisyonunu yedeklemek için kullanmış denilebilirdi. Tıpkı Elmander'i Baros / Drogba / Forlan'dan hangisi olursa olsun arkasına yazmak gibi. Elmander de omurga parçası değil, onbir için zamanla ihtiyaç duyulacak bir parça olabilirdi.

Ujfalusi / Culio / Elmander üçlüsü herhangi bir sakatlık / ceza / dinlendirme durumunda rotasyona dahil olacak ve geçmiş sezonlarda yapılan "yabancı yerine yerli oynatıp oyun seviyesini düşürme" hatasını engelleyecekti. Kadro mühendisliği açısından kusursuza yakın bir programlama hissi verebilirdi bana bu hamle. Şimdilik öyle olmadığını görüyorum.

Üstelik bu üçlü yedekleme opsiyonu bir yabancı stoper transferi olasılığını doğuracak ve omurgayı daha da sağlamlaştıracaktı.

Önümüzde bariz olarak iki yol var;

Sabri, Servet, Selçuk ve Arda yerli kontenjanından sahada.

1 - Kalan tek isim Colin Kazım veya Yekta'dan biri olacak.

2 - Gökhan Inler / Hasan Ali Kaldırım alternatifleri zorlanmaya devam edilecek. Yerli oyuncu alınabilecek iki bölge var takımda, sol bek ve ön orta saha. Eğer stoper / kaleci / sol bek mevkileri için yerli düşünülürse Türkiye Ligi'nde başarı sağlayan takımların yakaladığı kaleci + stoper + bek için 3 / 5 veya kaleci + stoper + bek + ön orta saha için 4 / 6 yabancı oranı tutturulamıyor. Rijkaard ve Skibbe döneminde önem verilmeyen en belirleyici konu buydu işin kadro mühendisliği kısmında. H Balta, Çağlar, G Zan, Ceyhun'dan birisine forma şansı vermek ve hatalardan ders almayıp kendini tekrarlamak şeklinde bir yol da olasılıklar içersinde.

- Stoper: 1 / 2 Yabancı Oranı
- Bek: 1 / 2 Yabancı Oranı
- Kaleci + Stoper: 2 / 3 Yabancı Oranı
- Kaleci + Stoper + Bek: 3 / 5 Yabancı Oranı
- Kaleci + Stoper + Bek + Ön Kesici: 4 / 6 Yabancı Oranı ( 3 / 6 da yeterli olabilir ancak 2 / 3 kaleci + stoper şartını sağlamak kaydıyla)

Daha önce başarı göstermiş takımlarda bu şartları arayalım;

Fenerbahçe 2010 - 2011

Volkan, Gökhan, Lugano, Yobo, Santos, Emre, Topuz, Alex, Niang + 2

Gökhan / Santos şartı sağlıyor. Stoper her ikisi de yabancı çünkü kaleci yerli. 2 / 3 ve 3 / 5 yabancı oranı tutuyor. Christian ile 4 / 6 oranı da sağlanıyor.

Trabzonspor 2010 - 2011

Onur, Serkan, Giray, Egemen, Cale, Selçuk, Colman, Jaja, Burak, Umut + 1

Serkan / Cale şartı sağlıyor. 2 stoper de yerli ancak sezon başı planlaması 1+1 şeklindeydi, Glowacki ile. Kaleci de yerli. Yabancı oranı tutmuyor, kadro incelendiğinde konservatif kalıyor, yerel bazda, Avrupa programı daha yapılmamış. 2 / 5 yabancı oranı var.

Galatasaray 1999 - 2000

Taffarel, Capone, Bülent, Popescu, Ergün, Suat, Okan, Emre, Hagi, Arif, Hakan Şükür

Capone / Ergün şartı sağlıyor. Zaman zaman Ümit, Fatih sağ bek, Hakan Ünsal sol bek, Capone stoper olabiliyor. Bülent / Popescu şartı sağlıyor. 2/3 ve 3/5 yabancı oranı tutuyor. 4 / 6 yerine 3 / 6 oranı var, anlaşılır.

Galatasaray 2001 - 2002

Mondragon, Perez, Bülent, Emre Aşık, Ergün, Fleurquin, Ayhan, Sergen, Hasan Şaş, Arif, Ümit Karan

Victoria sol bek, Ergün orta sahaya kayıyor bazı zamanlar. Fleurquin stoper olabiliyor. Perez / Ergün şartı sağlıyor. 2 stoper de yerli, 1 / 3 oranı var. 3 / 5 oranı Victoria'yla birlikte tutuyor. 4 / 6 oranı da sağlanıyor.

Galatasaray 2005 - 2006

Mondragon, Cihan, Tomas, Song, Orhan, Saidou, Ayhan, İliç, Hasan Şaş, Necati, Ümit Karan

2 bek de yerli, şartı sağlamıyor ancak kaleci + 2 stoper yabancı, ordan kotarıyor. 2 / 3, 3 / 5 ve 4 / 6 şartlarının tümünü sağlıyor.

Fenerbahçe 1995 - 1996

Rüştü, İlker, Uche, Högh, Erol, Kemalettin, Oğuz, Tayfun, Bülent, Boliç, Aykut

2 bek de yerli, elbette yabancı kontenjanı 3 ile sınırlı. Yine de 2 / 3 şartı sağlanıyor, 2 stoper yabancı çünkü.

Beşiktaş 2002 - 2003

Cordoba, Kaan Dobra, Ronaldo, Zago, Ahmet, Guinti, Tayfur, Sergen, Pancu, İlhan, Nouma

Tümer ve İbrahim Üzülmez de sık sık katılıyordu onbire. 2 / 3, 3 / 5 ve 4 / 6 oranlarını sağlıyor. 2 stoper yabancı gene.

Fenerbahçe 2004 - 2005

Rüştü, Önder, Luciano, Servet, Ümit, Aurelio, Appiah, Tuncay, Alex, Anelka, Nobre

1 / 2 stoper oranını sağlıyor, 1 / 2 bek oranı da Önder'in Belçikalı olmasıyla yakalıyor. 3 / 5 ve 4 / 6 oranları yok ancak Appiah'ı da katınca 3 / 7 gibi anlaşılır bir noktaya tutunuyorlar.

Fenerbahçe 2007 - 2008

Volkan, Gökhan, Lugano, Edu, Wederson, Aurelio, Selçuk, Uğur Boral, Alex, Deivid, Kezman

2 stoper yabancı, 2 / 3 şartı var. 1 / 2 bek şartı bulunuyor. 3 / 5 ve 4 / 6 şartları da rahatlıkla sağlanıyor.

***

Sözün özü;

1 / 2 bek, 1 / 2 stoper, 2 / 3 kaleci + stoper, 3 / 5 hatta 4 / 6 yabancı şartlarını (en kötü 3 / 6) dengeleri bozmadan uygulama zorunluluğu var.

Galatasaray'ın mevcut şartlarında;

İdeal onbirde aynı anda iki Stoper yerli olursa akışkanlık sekteye uğruyor.
İdeal onbirde aynı anda iki Bek yerli olursa akışkanlık sekteye uğruyor.
İdeal onbirde Kaleci kesinlikle yabancı olmak zorundadır.
İdeal onbirde Santrfor kesinlikle yabancı olmak zorundadır.
İdeal onbirde Sağ Açık kesinlikle yabancı olmak zorundadır. (Sol Açık Arda olması kaynaklı)

Tüm bu analizler ışığında son durum bence şöyle olmalı;

XXX - Muslera / Handanovic / Frey / Stekelenburg
Ufuk

Sabri
Ujfalusi
Servet
G Zan
XXX - Lucio / Alex / Zapata / Hangeland
H Balta
Çağlar
XXX / YYY - Bastos / Zhirkov / Hasan Ali Kaldırım

XXX / YYY - Cambiasso / Gökhan Inler
Ceyhun
Selçuk
Yekta
Colin Kazım
Arda
Culio
XXX - Reyes / Gervinho / Xabi Prieto / Valencia
YYY - İbrahim Akın / Olcan

XXX - Forlan / Diego

Elmander
XXX - Drogba / Cisse / Pavlyuchenko / Milito / Ibisevic
YYY - Mevlüt / Necati

Drogba, Reyes, Forlan aynı anda gelse dahi, daha 6 transfer şart. Terim'se muhtemelen 3 transfer düşünecek, yabancı kaleci, yabancı ön orta saha ve kenarlarda oynayan yerli. Kısaca % 50 riske girecek, sol bek, stoper eksildiğinde listeden.

Umarım 6 yabancı ve güvenebileceği yerli oyuncu sayısı hesabını iyi yapıyordur, aksi taktirde çok pahalıya patlar her şey, hem ekonomik hem de sportif başarı çerçevesinden. Unutulan, önemsenmeyen detaylar "yaramı deşmeyin" lafıyla hatırlanır birdenbire.

Madem kısa vadede başarı hedefleyen bir harita üzerinden değerlendirme yapılacak, kalan 2 ayda olmasını umduğum ve adı geçip olma şansı artan isimlerden oluşan yapı şu;

Muslera
Ufuk

Sabri
Ujfalusi
Servet
G Zan
Zapata
H Balta
Çağlar
Zhirkov

Gökhan Inler
Ceyhun
Selçuk
Yekta
Colin Kazım
Arda
Culio
Reyes
İbrahim Akın

Forlan
Elmander
Drogba

İdeal onbir, 4 - 2 - 3 - 1;

Muslera, Sabri, Servet, Zapata, Zhirkov, Gökhan, Selçuk, Reyes, Forlan, Arda, Drogba

Alternatif onbir;

Ufuk, Ujfalusi, G Zan, H Balta, Çağlar, Ceyhun, Culio, Colin Kazım, Yekta, İbrahim Akın, Elmander

Bir başka ifadeyle, pozisyon rotasyonları;

Muslera / Ufuk

Sabri / Ujfalusi
Servet / G Zan / Ceyhun / Ujfalusi
Zapata / Ujfalusi / G Zan / Ceyhun / H Balta
Zhirkov / H Balta / Çağlar

Gökhan / Ceyhun
Selçuk / Culio / Yekta

Reyes / C Kazım / Yekta
Forlan / Elmander / Arda / Yekta / Reyes / Colin Kazım
Arda / İbrahim Akın / Reyes / Culio / Colin Kazım

Drogba / Forlan / Elmander / Colin Kazım

Alternatifler içeren ve sahada 6 yabancı 5 yerli denklemini en olumsuz koşullarda bile belirli bir oyuncu seviyesi altına düşmeden kotarabilen bir kadro başarılı olabilir, özellikle savunmayı tamamen yerlilere bırakmayan bir düzen. Yoksa Drogba / Forlan / Reyes bile olsa başımız çok ağrır, Hakan Balta ve Çağlar'a güvenilemeyeceğinden tek mantıklı umudumuz Yekta veya Colin Kazım'ın ilk onbir ayarında bir performans tutturması ve 7 yerlinin -Sabri, Servet, Selçuk, Ceyhun, Arda, Yekta, Colin Kazım- istikrarlı bir sezon geçirmesidir. Çok dua etmemiz gerekebilir kapsamlı bir kadro çalışması yapılmazsa, Rijkaard, Skibbe dönemlerini ve önceki sezonlarda başarılı olan takımları çok iyi incelemeliyiz, isimlerden ve transferlerden bağımsız olarak.

***

Oyuncu Değerlendirme

Forlan'ı, Hagi'nin reenkarnasyonu olarak görüyordum 2010 Güney Afrika Dünya Kupası'nda. Klasik 10 numaraların son temsilcilerinden ve günümüz futbouna, ritmine, fiziksel yeterliliğine uyum sağlamayı başarmış olanlarından biri, forvet oynayarak. Alex de öyle. Misimovic, Lincoln bu tür isimler olamadılar.

Forlan çok özel bir oyuncu, her şekilde gol atabilen, hücum hattının her bölgesinde oynayabilen olağanüstü yetenekli bir isim. Uzaktan şutları, son vuruşu ustalığı gibi muazzam özellikleri bulunuyor.

Hakkındaki tek endişe 2010 yaz performansı sonrası bu sezon düşüş göstermesiydi, bunu da anormal görmüyorum, FIFA virüsünün sezona yayılmış hali denebilir onun için. Bu sezon tekrar DK kadar zirve yapmasa da belirli bir seviyeye çekecektir oyununu. Türkiye Ligi'ne fazla gelecek bir isim.

Burada tercihin Drogba / Forlan gibi tarz üzerinden nasıl şekilleneceğine de değinmek gerekir. Drogba benzeri oyuncular bizim coğrafyanın fiziksel gerekliliği bakımından daha yararlı. Şansımız Elmander'in de kadroda olması, yani yeri geldiğinde Forlan yoksa Elmander oynatılıp hücum etme formatı rahatlıkla dönüşüme uğrayabilir, hatta bazı koşullarda -iç sahada berabere biten bir devre sonrası- ikisi bir arada da sahada yer alabilir.

Aynı terazide tartınca Drogba ağır gelir ancak Forlan'a da hayır denmez.

Reyes de kolay adam eksiltebilen, ayak içi vuruşları çok etkili olan, topu sürerek ceza sahasına inebilen, pas görüşü muazzam olan, ters ayakla sağda oynayıp kendisine ve takımına avantaj sağlayabilen bir isim.

Ujfalusi için de acele etmeyelim, çok beğendiğim biri olduğunu söyleyemem ancak mücadeleci yapısıyla taraftarın gönlünü çabucak kazanabilir.

***

Kadın Basketbol

Son durum;

TBL'de 5 yabancı oyuncuyla sözleşme - Prince, Taurasi, Torrens, Charles ve sonradan katılacak olan Fowles.

TBL'de 12 kişilik kadroda 4 yabancı oyuncu - Fowles gelene kadar yukardaki dörtlü, Fowles geldiğinde muhtemelen Prince dışarda kalır. Rakibin pota altına göre de bir tercih yapılabilir.

TBL'de sahaya çıkan beş içinde 3 yabancı oyuncu - Taurasi, Torrens, Charles ilk tercih Fowles gelene kadar. O geldiğinde Taurasi / Prince, Torrens, Fowles / Charles şeklinde bir rotasyon.

Euroleague Women'da 2 kıta dışı oyuncu - Prince, Taurasi, Torrens, Fowles / Charles dörtlüsü aynı anda sahada yer alabiliyor. Prince Rusya, Torrens İspanya vatandaşı statüsünden yararlanıyor.

Maç kadrosunda bulunabilen 1 devşirme oyuncu - Melisa Can

Burada soru işareti kaç devşirme oyuncuyla sözleşme imzalanabileceği, buna dair bir argüman bulamadım yönetmeliklerde. Eğer tek oyuncu şartı yoksa Sophia Young da hala radarımızda kalabilir.

Yerliler: Işıl, Bahar, Tuğba, Şaziye, Nihan, Yasemen, Gülşah

Tamika Catchings gelemiyor gibi gözüküyor, yabancı kontenjanından ötürü. Yerli rotasyonuna da takviye yapılabilecek mi, o da merak konusu.

***

Alexis Sanchez Barça yolunda

Yanlış hesap Bağdat'tan dönebilir. Barça'nın ihtiyacı olan iki oyuncu var, Cesc Fabregas ve Guiseppe Rossi, üçüncü bir isim her zaman risk, Gareth Bale sayılmazsa.

Sanchez, sağ açık oynayan, dikine çok iyi gidebilen, rahat adam eksilten seri bir oyuncu ancak pas hiçbir zaman onun aklına gelen ilk düşünce değil ve Barça'ya uyum konusunda en ciddi sorun da bu, Ibrahimovic de olduğu gibi.

Rossi'nin bonservisini düşürmek için bir pazarlık aracıysa Sanchez sorun değil, ciddi olarak isteniyorsa büyük bir hata.

2009 - 2010 ile 2010 - 2011 arasında ne fark vardı da Barça daha kusursuza yakın bir takım haline geldi, bunu iyi irdelemek gerekiyor. Ibra'dan vazgeçmek, Messi'yi sahte 9 numara olarak merkeze almak ve David Villa'yı sol forvet gibi kullanmak. Bu yapıya esneklik kazandıran görünmez kahraman da Pedro. Arkaya sarkabilen, pas almak için orta sahayla bütünleşen, tek pas oynayan, son vuruşları bitirici olan müthiş bir parça. Alexis Sanchez gelirse onu kesecek, ödenen para karşılığı doğan oynatılma zorunluluğundan ötürü.

Kaldı ki bu sezon patlama beklediğim bir başka isim duruyor kenarda, Afellay. Onda kesinlikle Cristiano Ronaldo potansiyeli bulunuyor, Barça'ya uyumlu olduğunu da gösterdi, daha çok şans bulması için Pedro / David Villa'dan süre alacaktı.

Ayrıca Thiago / Fontas ikilisinin de beklentileri karşılayan bir seviyeye geleceği algısı yaratıldı ki hakikaten bunu başaracaklardır. Cesc gelirse, Keita'nın süreleri azalıp ve Xavi zaman zaman dinlendirilip Thiago'ya da yer açılabilir.

Ve Rossi. Messi'ye en uygun alternatif. Barça'nın dar bir versiyonu olan Villarreal'de oynaması da önemli bir artı. O dururken Sanchez riskine girmek aklın alacağı bir iş değil.

Umarım Pep işleyen makinayı bozmaz ve bizi bu güzellikten mahrum bırakıp, Mourinho gibi kötülerin sevinmesine imkan vermez.

20 Haziran 2011

A. Eren Loğoğlu

4 yorum:

barça daima dedi ki...

valla fabregas daha önemli.onun gelmesi nerdeyse 5 kişilik bi rotasyon sağlayacak.xavi keita tiago iniesta belki de villa -pedro hatta messi-iniestanın sola villanın göbeğe çekilmesi cesk -xavi varyasyonu-ama alt yapı oyuncusuna da 30 -40 melyon vermek de akıllıca değil.rossi bence de a.sançezden daha uygun...ama sançhez gelirse messi pedro villa için rotasyon şansı doğar.xavi iniestanın olduğu bi yapıda sançhez de rahatlıkla uyum sağlayabilir.rast gele oynamasına da fırsat verilmez.ama ön bölge presinde ne yapar bilinmez.pedro o açıdan çok iyi.sanırım rossi transferinde kırıcı bir etki yaratmak için ilgileniyoruz havası yaratılıyor..vay zubi vay ...

heroruno dedi ki...

Ya kardeşimsende biraz mantıklı salla transfer bütçesi 25 milyon € olmayan bi takıma yok Bastos yok Gökhan İnler tamam bende hayal kuruyorumda Ujfalusi yi zor bitiriyoruz sen neden bahsediyosun.(Ayrıca Bastos ve İnler 40 milyon € eder nerden baksan)

Adsız dedi ki...

sevdiğim tarz, potpori bir yazı olmuş. eline sağlık. oktay mahmuti çok iyi coach bence. esasen basketbol koçlarımız, futbol teknik direktörlerimizden daha ilerde mental olarak. ama futbolda da yerliler gelişim içersinde, haklarını teslim etmek lazım, önceki yıllara göre daha iyi bir yerli teknik direktör havuzumuz var.
futbola gelirsek, galatasaray'ın bu yılki kadro planlamasında, her ne kadar alternatif bol gözükse de zayıf karın stoper bölgesi olacak gibi geliyor bana. servet'in iki-üç yıl önceki gibi ekstra bir performansı bütün sezona yaymasını öok düşük bir ihtimal olarak görüyorum. durmuş oturmuş lucas neill varken, servet tarzına yakın ujfalusi de macera gibi geliyor bana. gökhan zan'ın güven vermediği ise azıcık takip eden herkesin ortak fikri olsa gerek. ujfalusi'nin geriden oyun kurma becerisi galatasaray'a yetecek düzeyde mi? o işi servet üstlenemez. bir de bu var. zincirleme gidiyor o bölgedeki sorun. orta sahanın verimini de düşürmeye namzet. selçuk, yekta ya da bir başkasının sürekli geriye gelip top alarak oyunu başlattığı bir düzen takımın ritmini etkiler bence. tabii bunlar afaki masabaşı varsayımları, bekleyip göreceğiz. ortada ve ilerde galatasaray'ın eli çok daha zengin, sıkıntı savunmada, bakmayın geçen yılki skor fakirliğine, arda'dan baros'a kadar sakatlanmayan adam yoktu o bölgede. baros demişken, fizik gücü yerinde bir elmander'in yanında sakatlık sorununu atlatmış bir baros da iyi iş yapar. bu adam sakatlıkla boğuştuğu dönem dışında her zaman verimliydi, lig icin üst düzey bir istikrarı vardı. bu nedenle baros'u da hemen gözden çıkartmamak, mali sorunları da hesaba katarsak, üzerinde durulması gereken bir seçim olur.

Burak Beşinci dedi ki...

Tüm Dünya Barça'nın oynuna hayranlık duyar iken benzer oyunu oynamaya çalışan Bayern futboluyla neden sıkıcılaşıyordu ?

Bunun için çok iyi olmalısınız. Sürekli dripling yapmaya muktedir olmalı oyuncularınız. Bu Van Gaal'in programında yoktu. Onun için varsa yoksa pas pas pas taa ki yanlış pas gelesiye kadar. Bu geçtiğimiz yıllarda bizimle Barça arasındaki en temek farklılıktı. Barçalı oyuncuların yüzde yetmişinin dripling yeteneği var ve bu takımın topa sahip olmaktan sonra en büyük silahıydı.
------------------------------
B.Münih sportif direktörünün Barca futbolu hakkında yaptığı güzel bir tespit.

'Çalım atabilmek'
Takım kurgulanırken dikkat edilmesi gereken en önemli unsurlardan.Senin kadar detaylı yazmak çok zor ama temelden bir şeyler söylemek gerekirse:

Barca ile Galatasaray'ın kalite farkı ayrı yerlerde dursa da hedefleri ve amaçları(kazanmak) aynı 'o da kazanmak için öne doğru oynamak ve topu olabildiğince ayağında tutup rakibi yormak'.

Bunun içinde savunma+orta saha+hucum da her bir bölgede belli standartlarda çalım atabilen ve belli standartlarda pas yapabilen adamlara ihtiyacımız var.

Savunmamızı ele alalım:
(savunma için yeterli sayılabilecek teknikten söz ediyorum)

Sabri:Hızlıdır,çabuktur ama çalım atma becerisi yoktur,oyun zekası düşüktür.

Servet:Uzun mesafede hızlıdır,pas atma ve çalım atabilme becerileri standartların altındadır

Zan:Topla iyi çıkar,çalım atamaz, istikrarsızdır.

Balta:Pas oranı fena değildi(r),oyun zekası fena değildi,çalım atamaz,ivmesi düşüktür.(formda halini yazdım)

Çağlar:Ne olduğu belli değil.Savunmacı desen olmaz,hucumcu desen o da olmaz.

Ulfalisi:Takımın en yaşlısı ve eldekilerin içinde hucum yönü en iyi olanı.

Özet olarak:

Bu adamların standartların altında becerileri sebebiyle orta saha ve hucuma alanabilecek her bir oyuncununu kaliteisi 100/80 'Den 60'lara düşecektir.

Son not:Bu tip her telden yazılarını çok sevdiğimi söylemeliyim.