12 Ekim 2010

R e v i z y o n



Rijkaard ile Hiddink'in sorunu aynı, istedikleri oyunu, taktik disiplin içersinde uygulayacak, futbol eğitimi almış oyuncu sayısı çok az bu coğrafyada. Rijkaard, açığı yabancılarla kapatmaya çalışarak, Hiddink'in sarılması gereken noktaya da işaret ediyor, yurt dışında yetişmiş oyuncular.

Bizim futbol DNA'mızı çözmüş Terim, Denizli ve Güneş, vizyon olarak dar geliyorsa kimilerine, o zaman futbol kültürümüze uyan birini tercih etmek daha doğru olurdu, Hiddink yerine. Son 20 yıl incelendiğinde zaten bu tür seçimlerin başarılı olduğu görülür, Alman Feldkamp, Daum, Rumen Lucescu gibi. Fenerbahçe'nin Brezilya tandansından yararlanan Zico ve Parreira'yı da eklemek gerekir. Zaten Milli Takım daha çok Galatasaray'a benzer ve Fenerbahçe örneklerini istisna tutmak daha analitik bir çözüm sunar bize.

Türkiye, Volkan, Servet, Aurelio, Emre, Nihat, Semih vb. oyuncularla devam edecekse, Fatih Terim neden gönderilir ki! Dünya Kupası'na gitmediyse, Avrupa Şampiyonası'na götürürdü, bu şekliyle.

Eğer Guus Hiddink, ülke futbolunda revizyon yapsın diye getirildiyse, Oğuz Çetin aklından sıyrılıp bunu gerçekleştireceği ortamın ona yaratılması gerekir, Rijkaard'ın düştüğü durumları yaşamasın isteniyorsa.



Rijkaard'ın model futbol oynayan FC Barcelona'sını da, onun eksiklerini tamamlayan ve devamlılığı sağlayan Guardiola'nın, durdurulamaz denilen FC Barcelona'sının nasıl elenebileceğini en güzel şekliyle örnekleyen Hiddink'in -bir maçlık- stratejik futbol oynayan Chelsea FC'sini de izledim, bu nedenle zerre şüphem yok ikisinden de. Uyum, iletişim gibi pek çok faktörden söz edilebilir elbette, performanslarını değerlendirirken ancak futboldan anlamıyorlar gibi bir klişeyle, kariyerlerinin de hiçe sayılarak eleştirilmelerini asla kabul edemem.

Sinan Bolat, Serdar Taşçı, Malik Fathi, Ömer Toprak, Gökhan İnler, Nuri Şahin, Hamit Altıntop, Mesut Özil, Mevlüt Erdinç, Eren Derdiyok gibi bir havuzdan sadece bir oyuncuyu sürekli kullanabiliyor, üçünü de oynatmıyoruz her ne hikmetse. Diğerleri yetiştiği ülkeleri tercih etti haklı olarak.

Bundesliga'yı çok takip eden birisi değilim, yurtdışında oynayan yerli isimleri çok takip ettiğimden de söylenemez ama benim bile bir çırpıda sayabildiğim 10 - 15 civarı oyuncu varsa Türkiye'de oynayabilecek, o zaman gerçekten bir sorun var demektir kadro seçimlerinde ya da değişim istenmiyor, perdenin arkasında başkaları var ve hazırlanmaları için Milli Takım stajyer eğitimi vermektedir, bunun başka izahı yok. Ersun Yanal da kalan alt yapılardan sorumlu ne de olsa.

Arda'yı niye zorlayıp sakatladıklarının sebebi de anlaşıldı, 2 maç 0 gol ve 0 puanla, Arda bu takımın herşeyi.

Arda, Gökhan Gönül, Selçuk İnan'ın yanına yurt dışında yetişmiş 7 - 8 oyuncu -Sinan, Hamit, Nuri, Mevlüt vb- monte edilemezse, Emre Belözoğlu'nun kaptanlığını yaptığı cemaat anlayışlı -birbirini haksız da olsa kollayıp emek çalan- bu yapı Hiddink'in sonu olacaktır.

12 Ekim 2010

A. Eren Loğoğlu

2 yorum:

nothing dedi ki...

adamı kaptan yaptılar o şimdiden takımı bırakmayı düşünüyor...

Adsız dedi ki...

Yazıyı daha önce okumuştum fotoğraf yeni dikkatimi çekti dayanamadım yazıyorum. 88. dakika 1-0 geridesin,harika bir sezon ellerinden uçup gidiyor(Oyun Olarak)rakip takımın hocasıyla şakalaşıyor Guardiola büyük adamsın.