8 Dünya Kupası kazananı + Messi + Alves + sol bek = "Kusursuz Teorik Oyun" denklemi bozuldu ve yine işler iyi gitmedi.
Milito, Maxwell, Mascherano ve Afellay rotasyona katılan isimlerdi.
Guardiola'nın sakat olan Puyol dışında ideal yapıdan 3 farklı oyuncu daha kullanması, maçı biraz hafife aldığının işaretiydi. Özellikle de Pedro'nun olmayışı etkisizliğinin en önemli sebebiydi.
Milli maç arası virüsü, hafta içi Şampiyonlar Ligi maçının bulunması, rotasyonla bozulan ritm, stadın ambiyansıyla büyüyen direnç gibi faktörler maçın şeklini belirledi.
Pep döneminde -Wisla Krakow maçıyla başlıyor- 12 defa milli maç sonrası olmuş ve Barça'nın sadece 4 galibiyeti var;
http://www.bahisanaliz.com/banaliz_oadetay.php?id=14
Afellay ilk onbir çıkacak seviyeye gelmeden sürülmüştü sahaya, bir teknik adam hatasıydı. Xavi'yi de boğan bir konumlanma sorunu vardı oyuncunun, kanada açılma ve ceza sahasına koşu yapma gibi Pedro'nun yansıttıklarını hiç veremedi takıma.
Keza Mascherano'nun da benzer sorunları göze çarpıyordu, golde Milito'nun kademe yapamayışı bir başka atlanmaması gereken noktaydı.
Bu oyuncuların anlamsız ortaları, çalım denemeleri, pas şiddetini ayarlama gibi hatalarını tamamen uyum sorunuyla açıklamak olası. Barça öyle kusursuz bir oyun felsefesi yerleştirdi ki, dışardan takıma dahil edilen hiçbir oyuncu rahatlıkla adaptasyon sağlayamıyor. Takımın en büyük zaafı da kanımca bu.
Afellay, Mascherano, Milito tercihlerini pahalı ödedi Pep. 45'te hatasını anlayıp Pedro değişikliğine gitti ve oyun Barça'nın istediği kimliği tekrar kazandı. İlk yarı hiç üretkenlik sağlayamayan takım, pek çok pozisyon bulmaya başladı. Gol gelmese de olacağı hissediliyordu.
Guardiola, burada da bir acemilik yaparak Milito & Keita değişikliğine yöneldi, dakikalar 65'i gösteriyordu. Sanırım Milito sakatlandı, burada da düşünülmesi gereken Abidal olmalıydı, daha öte götüreyim, Abidal maçın başından itibaren oynasa ilk gol de yenilmezdi.
Taşlar yerinde oynadı bu hamleyle. Mascherano, Pique'nin yanına kaydırıldı, daha doğrusu hem ön süpürücü hem de merkez savunmacı gibi oynamak zorunda kalıp, zaman zaman da zor durumlara düştü. Xavi daha geri çekilip oyun kurmaya çalıştı ve ara paslarından mahrum bırakıldı üçüncü bölge.
Bu hata yetmezmiş gibi Pep, bir de Iniesta'yla Bojan değişikliği yaptı, golden sonra. Muhtemelen David Villa'yı değiştirecekti ama golü atan ve moral yakalayan biri olarak kalmasını istedi ve gureba bir yapı çıktı ortaya, Pedro, Bojan, Villa ve Messi'yi içeren. Pedro'yu da biraz geriye çekip kuru kalabalık yarattı ceza sahasında.
İkinci yarıdaki oyunu maçın başından beri sunabilse Barça, puan kaybı yaşamazdı. Rotasyon çok tehlikeli bir kavram, ipin ucu biraz kaçtığında sonuçları da ağır oluyor. Hele de Barça gibi bir model takımıysa bu, en ufak deneme / oynama hüsran doğuruyor. Bunda Barça'nın kulübesinin zayıf kalmasından ziyade adaptasyon zorluğunun etkisi var. Bir yanda 10 yıldır aynı tarzla oynatılan Pedro, diğer yanda 4 - 5 haftadır takımla antreman yapan Afellay, uçurum var oyuna etki anlamında. Adaptasyon süreci nasıl kısaltılabilir, Barça'nın bunun üzerine biraz kafa yorması ya da adaptasyon sürecini en aza indirgeyecek oyuncuları -Alves, Keita, Villa- transferde öncelikli olarak tercih etmesi gerekecek.
Aslolan Xavi & Iniesta & Messi değil, 11 parçalı bir yapboz -kusursuz teorik oyun- ve biri bile olmasa içlerinden zaafiyet yaşanıyor çünkü yerine konan aynı performansı veremiyor, uymuyor oraya. Cesc transferi biraz da bu sebeple önemli.
Puan farkı 8'e yükseldi ama Madrid'in bir maçı eksik, 5'e düşürmeye çalışacaklar. Rakipleri Espanyol, zor gibi gözükse de, devre arası iki oyuncularını kaybettiler, güçleri azaldı.
Jose Mourinho'nun sezonun ilk yarısındaki Barça - Sporting Gijon maçına dair yedeklerle çıkma eleştirisi, ardından El Molinan'da oynanan karşılaşma sonrası -maçın sonlarında gol atıp kazandı Madrid- ikinci lige düşeceksiniz demeci gibi türlü küstahlıklarla karşılaşan takımın Barça'dan puan alması da enteresan oldu, futbol böyle işte!
Rekor, üst üste gibi söylemlerin ortaya çıktığı anda bir şeyler ters gitmeye başlar hep. Ya da zaten doruk noktasındasındır, daha ileri gidemezsin, yine öyle oldu.
Umarım Pep ders çıkarır ve rotasyonu iyice daraltır, tek kupa maçı var, final, tek milli maç arası var, en tehlikeli zaman da orası herhalde, Mart ayının sonu, çok daha dikkatli olmak zorunda Barça, Madrid & Jose hata kolluyor. Belki de zorlu Londra deplasmanı öncesi işlerin daha sıkı tutulmasını sağlar bu beraberlik.
12 Şubat 2011
A. Eren Loğoğlu
Galatasaray:3-2:Samsunspor
-
Koreografi konusunda Galatasaray taraftarının eline su dökecek yok da, 10
Kasım günü deplasmana gelen ve armasında Atatürk olan Samsunsporlu
taraftarl...
2 gün önce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder