05 Aralık 2007

Transferler_1



Gelenler : Orkun, Bouzid, Servet, Volkan, Linderoth, Serkan, Barış, Lincoln

Gidenler : Mondragon, Fevzi, Cihan, Emre Aşık, Tolga, Tomas, Orhan, Ergün, Inamoto, İliç, Hasan Kabze, Necati

Bir değişiklik yaparak gidenleri daha çok ön plana çıkaralım. Mondragon, Fevzi, Emre Aşık, Tomas, İliç, Hasan Kabze ve Necati takımda kalsa zararı değil yararı olacak oyunculardı kanımca.

An itibariyle hücumdan başlayarak konuşur isek Kabze ve Necati'nin teknik anlamda gönderilmesi yanlıştır, sebebi ise elde kalan oyuncular ve transfer yapılmamasıdır. Hakan Şükür, Ümit Karan, Özgürcan ve Serkan (? hiç izleyemediğim için) nereye kadar gol yükünü taşıyabilirler, belirsizliklerle dolu cevaplar verilebilir bu soruya ancak. Hakan'ın geçen sene yaşadığı fiziksel düşüşü, ilerleyen haftalarda da yaşayacağını tahmin ederek hücum rotasyonunda 3 oyuncuya (2si genç) kalmak aslında önemli bir sorun olmalı ve bu açıdan bakıldığında Necati ve Kabze'den birinin bile kalması takıma katkı sağlardı. Necati ve Kabze'nin farklı hücum özellikleri olduğunu biliyoruz, sadece performans düşüklüğü yaşadıkları gerçeği var elimizde ve geçen yıl performansları düşük olan Hakan ve Ümit'e tanınan şans onlara da tanınabilirdi aslında.

Kaleci durumuna bakarsak burada da bir tercih ile karşı karşıyayız ve bu tercihin doğru olup olmadığını bize sadece zaman gösterebilir. Burak_San'ın bir yazısında belirttiği gibi Galatasaray bu seneyi, kaleci anlamında riske atmakta ve ilerleyen yıllar için bir Türk kaleci kazanmak istemektedir, Şampiyonlar Ligi'nde olmamamız risk alabilmek adına bir şans tabii. Orkun ve Aykut'un, Mondragon ve Fevzi'ye göre bu yılı ve gelecek yılları götürüp götüremeyeceğini bilemiyoruz. Aslında kalecilerin uzun yıllar -40 yaşına kadar- belli bir performansı sergileyebildiği ve yabancı kontenjanını dolduramadığımız göz önüne alındığında Mondragon kalabilir ve 3-4 yıl daha oynayabilirdi. Bir kalecinin önünde oynayan oyunculara özgüven aşılayabilmesi takım savunması ve moral açısından önemlidir, Bursa maçında yaşanan Hakan Şükür-Orkun diyalogu futbolcuların kafasında kaleciye tam bir özgüven oluşmadığını gösteriyor ama kalenizde Mondragon var ise hatalı ya da goller yeseniz de , takım ve taraftar o özgüveni kaybetmiyor. Fevzi ise Serkan gibi izlemediğim ve yorum yapmaktan bu sebeple kaçındığım bir oyuncu. Orkun ve Aykut'un bu sene göstereceği performans kaleci tercihinin doğru olup olmadığını gösterecektir.

Savunmada yine teknik direktör tercihleri ile karşı karşıyayız. Tomas ve Emre ayrılmış yerlerine Bouzid ve Servet transfer edilmiş. Servet'in oyuncu profilini, geçmiş ve şu ana kadar ki Galatasaray performansı üzerinden değerlendirelim. Servet'in karşıladığı hava topları önliberomuz ya da orta saha oyuncularımızla buluşamıyor çünkü Servet sadece uzaklaştırmak için topa vuran bir oyuncu. Bu yüzden Servet'in bahsedilen hava topu hâkimiyeti bize çok kısa bir sürede pozisyon olarak geri dönüyor. Aynı durum yerden gelen toplarda da geçerlidir. Taç çizgisine yakın Servet'in rakipten kazandığı bir top olsun, ya da kayarak, yatarak yaptığı bir müdahale olsun, amaç olarak sadece uzaklaştırmak düşüncesini taşıyor ve genellikle taç ile sonuçlanıp tekrar kalemizde pozisyon oluyor. Çok kolay çalım yiyebilmesi -ki bir savunma oyuncusunun temel özelliklerinden biri bunun tersi olmalıdır- pozisyon alma hataları, topu oyuna hiç sokamaması -ki bazı durumlarda rakibe pas vermektedir- ısrarcı uzun top anlayışı gibi sebeplerden ötürü Servet, uzun vadede Galatasaray'ın savunmasında oynayabilecek bir oyuncu değildir. Bouzid hakkında yine yorum yapamıyorum. Tomas'ın yabancı kontenjanı doldurulamadığından ötürü kalması aslında hem Song-Tomas uyumu, hem de Song'un Afrika kupası maçları ve herhangi bir sakatlığı durumunda üst düzey bir 2. savunma oyuncusu olarak bulunması açısından yararlı olurdu. Emre Aşık mutlaka kalmalıydı, onu pek anlatmaya gerek yok sanırım, Bülent ve Alpay'la birlikte alan savunmasını kavramış 3 Türk göbek savunmacıdan biridir. Bouzid'in performansının ne olacağı merak konusu, zaman zaman ben Anıl'ın da göbekte denenmesi taraftarıyım. Volkan transferi ise çok olumlu bir hareket olduğunu şimdiden belli etti. Sol bek bölgesinde uzun yıllar sıkıntı yaşamayacağız gibi gözüküyor. Hem savunma yönü hem hücum yönü dengeli, muhtemelen zamanla hücum yönünü daha da geliştireceğini düşündüğüm Volkan çok yararlı olacaktır.

Gelelim orta bölgeye. Lincoln, Linderoth, Barış transferleri var. Lincoln'ün Olimpiyat Stadı'nda yapılan sezon öncesi antremanda attığı golün benzerini, 2 kez de ligde tekrarlaması, ne kadar özel bir oyuncu olduğunun göstergesi olarak algınalabilir. Kontra hücümlara getirdiği derinlik, ara pası algısı, uzaktan şut yetisi, kolay adam eksiltebilme gibi pek çok özelliği barındıran bir oyuncu Lincoln. Alman Ligi'nin en iyi hücum oyuncusu seçilmesinin sebeplerini her maç farklı bir özelliğini sunarak bizlere gösterecektir. Kilidi açmak, çilingir olmak deyimlerine de sık sık sadık kalacaktır. Türkiye Ligi'nde Alex'in son 4 sene de 3 kez şampiyon olan Fenerbahçe'de sadece bu özelliğiyle (duran toplarda) büyük yarar sağladığını düşünmekteyim. Bu açıdan bakınca şampiyonluğun biraz da takım olmaktan çok Lincoln'ün ayaklarında olduğunu söyleyebiliriz ama hedefimiz biraz da Avrupa ve gelecek olduğuna göre Lincoln'den çok daha büyük beklentiler olacaktır. Linderoth'u de pek izleyemedik, bu oyuncuyu daha önceden de pek izleyememiştim ama izleyenler aranan ön liberonun o olduğu konusunda hemfikirler. Bu sebeple Linderoth da çok olumlu katkılar sağlayacaktır takıma. Barış için de şu söylenebilir, ayağına hakim, top tekniği yerinde bir oyuncu olarak gözüktü. Zaman zaman fayda sağlar ancak sürekli bir oyuncu olabilir mi, sanırım bu soruyu gelişimi cevaplayacak. Gidenlere bakıldığında ise Inamoto ve Iliç'i görüyoruz. Linderoth'un takıma katıldığı, bana göre ciddi potansiyeli olan 2 Mehmet'in olduğu bir ortamda Inamoto'nun gönderilmesi çok doğru bir karar. Pekala Iliç kalabilir miydi, bence kalabilirdi. Yine bakış açım, doldurulamayan yabancı kontenjanı üzerinden. Lincoln'ün oynamadığı maçlarda Iliç iyi bir alternatif olabilirdi bu sistemde, belki Arda da olacak ama, Arda'nın kanat varyasyonlarına yakışan bir oyuncu olduğunu düşünüyorum daha çok. Iliç yüksek son vuruş becerisinden ötürü, Alex tipi bir yardımcı golcü olarak da kullanılabilirdi belki de.

Cihan, Tolga ve Orhan'ın gönderilmesi teknik açıdan doğrudur. Ergün'ün gitmesini değil yedek oturmasını isterdim vefa adına.

Bir de şu var ; Tomas, Mondragon, Iliç gibi oyuncular yüksek maliyetleri yüzünden gönderildi denilmekte, muhtemelen doğrudur ancak siz eğer hedeflerinizi yüksek tutuyorsanız, yabancı oyuncularınızın maliyeti elbette yüksek olacaktır, bu geçmişte de böyle olmuştur. Milyon eurolara Kone'ye gidilebiliyorsa pekala bu paralar bu oyunculara da ödenebilirdi.

* Bouzid'in Tomas'tan dolayı transfer edilmediği ve Carrusca'nın gönderildiği üzerine bir yabancı kontenjanı düşündüm.

* Mondragon, Tomas, Song, İliç, Linderoth, Lincoln + (sağbek ya da forvet alınabilirdi)

29 Ağustos 2007

A. Eren Loğoğlu

Hiç yorum yok: