04 Ocak 2011

Suyun Hiyeroglifi

Teker teker
Ve tekrar tekrar okudu

Papirüse aktarılan yürek yazgısını

Tarihin kendisine,
Kendisinin tarihe bıraktığı hediyeydi, büyüdü aşk.

***

Öngörü doğrularından dar açılı üçgen
Üçgenlerden hüzün piramidi örülüyor

Gülümseme daire içine alınıp
Tanışma şans olarak görülüyor

***

Her şeyi harabeye çevirecek bir giz
Ve aramızdaki kimyasallar

Statü kaygısı duymadan yaşanıp paylaşılsa

Korkulukların üzerinden korkarak atlayan korkular
Saracak puslu, kör ve sağır etrafını

Sana göz kulak olacak cesaret kozasıyla metamorfoz
Birdenbire, öylece karşında duracak ve dimdik

Hazırla o zamana ve mekana, kaybetmeyip aklını

Kurtuluş ve özgürlük reçetesi taşıyan.

***

Ateş sarı
Ateş kırmızı

Ateşler içinde eriyen ada kızı

İlk ve son baharım
Kırmızım ve sarım

Olarak kalacaksın

Acil servisin önünde sigara içip
Küllerini toprağa kavuştururken

Teker teker
Ve tekrar tekrar okudu

Papirüse aktarılan yürek yazgısını

Tarihin kendisine,
Kendisinin tarihe bıraktığı beklentiydi, soğudu yangın.

***

Yer ve gökyüzüne haykırış
Neler var bir bilseniz kemiriyor içini

Yoğun ve mutlak acı
Görece içermeyen güzellik

Şuursuz, omzu açık elbiseyle koşmak

Aşk ve yangın uğruna!

***

Şaşkınım
Ve şaşırmışlığımın kayıt dışı bir sebebi var;

Açıklık, bıçağın varacağı son organdı

Yaşanamamış kaçak izler yüklendi vücuduna
Devletin aforoz ettiği yaralı gece bekçisinin

Ve bir sabah,
Bıçak altına yatmaya gerek yok derken kaldırıldı cenazesi

***

Suyun son kullanma tarihi gelmeden

İlkokul çocuğu bile anlatır öyküsünü
Doğum gününün

***

Değerini bulur mu biriken gözyaşı, yenilince yer çekimine?
Çekilen çile olmadan bulunur mu kaybı anlamın?

Soruları ve cevap anahtarını hazırlayan iki kişi
İlişki, kavram karmaşası adı altında sahnelenen oyun;

Karşılaşma, alabildiğine doğal,
Hazırlıksız yakalanan çekici olma hali

İkiye ayrılmış son şehri anlat bana

Kumdan kaleler yarat, med cezir ulaşmasın
Bulaşmasın eyleme dönüşmeme hastalığı

Beyaz ve siyah kuğuya

***

Teker teker
Ve tekrar tekrar okudu

Papirüse aktarılan yürek yazgısını

Tarihin kendisine,
Kendisinin tarihe bıraktığı meseleydi, çoğaldı şiir.

4 Ocak 2011

A. Eren Loğoğlu

9 yorum:

pink dedi ki...

Şiiri yazan kim acaba?Futbol yazılarınız kadar yayınladığınız bu seçmece şiirlerde çok güzel oluyor.Ancak altlarına yazanların isimlerini de yazarsanız daha iyi olur.

A. Eren Logoglu dedi ki...

Şiirleri de ben yazıyorum.

nusret dedi ki...

Eren,

Bu şiirleri kitap haline getirmeyi düşünüyor musun?

A. Eren Logoglu dedi ki...

Eğer kitap olabilecek bir değer taşıyorlarsa, neden olmasın!

Kar amacı gütmeden -şiir kitapları satmıyor zaten bu ülkede, hatta Elif Şafak, Ahmet Altan, Turgut Özakman gibi popülist olmadıkça bile satılmıyor- sırf değerini bulsun bu yazdıklarım diye düşünüp kitap çıkarırım bu ortamda, eğer gerçekten değerlilerse.

pink dedi ki...

Gerçekten çok güzel yazıyorsunuz ama.

A. Eren Logoglu dedi ki...

Teşekkürler.

Okuyucunun duygularına seslenebildiysem mutluluk duyarım bundan.

nusret dedi ki...

Tekrar yayınlamalısın blogda bu şiiri!

3.sorunlar yaratırım
sevinçlerde
sorular aratırım
bilinçlerde

şairim
eğer şiirim
okunuyorsa
ve tarih bunu yazıyorsa

bir şair
okumayı ve yazmayı
çok sevmeyen bir kadına aşkı anlatabilir mi?

bilgisizlik

bir şiir
okumayı ve yazmayı
çok sevmeyen bir kadına aşkı yaşatabilir mi?

ilgisizlik

çalkantılı denizler gördüm
denizleri örümcek ağıyla ördüm

boğulmadım
hüznü barındıran bir ada olmadım

beslendim
güvenli ve sorgusuzca seslendim

boşuna!

inançsız bir inanış
aldanmış bir aldanış kadar

soğuk, ıssız, ıslıksız
terk edildim

sensizim

denklemlerin bilinmeyeni
çözümlerin sevilmeyeni

en eski ve en yeni

kırık dolu aşk karnesi benim

sahi ben kimim?

çelişkilerin kısa yol tuşuyum
ilişkilerin kötü yol tutuşuyum

öyle ya!

birliktelik yoruldu
önce şair vuruldu
kitap elinde

su akıyordu yaralardan
kan değil bu
kırmızı değil sızan aralardan
renksiz ve donuk su

su akıyordu
önüne geleni de yıkıyordu

gözyaşı değil bu
renksiz ve donuk su

su akıyordu
ölüm suyun azalmasına bakıyordu

şair susuz

susuzluk
önü arkası suçsuzluk

mahkemede kimliğim kaldı
umutlarımı iyilik aldı

bakmayın adında iyi geçtiğine
iyilik iyi olamaz

evsizim

gece konan evler yıkıldı
sessiz bir anda
ve yağmurlu bir günün sabahında oldu bu
çok kısa bir zamanda yok oldu

oysa ev inşaatına giden uzun bir yoldu
gece şahit

unutkanlık, bir anlık!

sessiz ve kısa bir zamandı
yağmurlu bir günün sabahında oldu bu

bu kadar şey?
çok mu?
ne kadar şey?
hiç yok mu?

bu davranış ona yakışmıyor…

susarım, yer gök umut seli

sus(a)mak en güzeli

A. Eren Logoglu dedi ki...

Nerden çıktı şimdi bu şiir?

Ekşisözlüğe entry yazan sen misin yoksa? :))

nusret dedi ki...

:)

Evet,ekşisözlük'e ben yazmıştım.