19 Eylül 2010

Ujfalusi Futbol Katili & T e l a f i & Karakter Takımı



Bir kere oyunun baştan sona hakimi FC Barcelona'ydı, sayısız gol fırsatını harcayıp sadece tek farklı bir skorla Vicente Calderon'dan ayrıldılar, korkulan olmadı.

3 yıldır aynı yerde, aynı taktiksel hamleye -çok önde basıp pas hatasına zorlama- yenik düşen Pep, bu defa Sergio'yu üçüncü bir merkez savunmacı gibi oynattı, tam da Puyol ve Pique'nin ortasında. Çözüm başarıya ulaştı, Barça geride çok pas hatası yapmadı, rahat top dolaştırdı, topa % 70 oranında sahip oldu ve en önemlisi kalesinde karambol, duran toplar dışında da tehlike görmedi. Bunda Kun Agüero'nun sakat olmasının da etkisi vardı.

Barça adına maç boyu söylenecek tek olumsuz şey, üçüncü golü bir türlü atamamasıydı. David Villa, Messi, Pedro pek çok pozisyonu harcadı, Atletico'nun genç kalecisi David De Gea'da harika bir performans sergiledi, belirtmek gerekiyor.

Hala uyum sorununu atlatamayan Villa, bunun farkında olduğundan, son vuruşlarda başarı sağlayamıyor, güvensizliğin verdiği psikolojik etkiyle. Ibra'nın uyumsuzluğuyla asla karıştırılmamalı onun durumu, sürekli hareketli, pozisyonun içinde ve arkaya sarkıyor ancak nerede ve ne zaman bulunması gerektiği konusunda çelişkiler yaşıyor, zamanla doğru koşuyu yapacak, son vuruşuyla işi bitirecektir, bu gece üç gol atabilirdi aslında.

Takım, karakterini ortaya koydu ve dördüncü bir yenilgiye izin vermedi. Kaldı ki, burada kaybedilecek puanlar, Real Madrid ve Mourinho'nun da iştahını kabartacaktı. Her yıl 0 puan yazılan bir yerden 3 puanla dönülüyor, bu da Hercules yenilgisinin telafisi anlamına gelir.

Hakem hakkında da birkaç kelam etmek gerekir, çok ama çok kötüydü. İspanya'da bazı stadlarda -Valencia, Sevilla gibi- hakemler baskı altında kalıp yanlış kararlar veriyorlar evsahibi lehine. Reyes'ın her atlayışına faul verip duran top tehlikesine sebep olması affedilir değildi. Keza Barça bir gol yerse bu duran toptan olacaktı. Transferlerden dolayı -Marquez, Dmitry, Toure, Henry, Ibra- kadroda yer alan oyuncuların boyunun kısalması, bu sezon duran topların tehlikeli geçeceğine dair bir öngörü uyandırmıştı, üç maçta ikinci duran top golünü kalesinde gördü Katalanlar.

Maç sonundaysa bir futbol katili, Ujfalusi sahne aldı, Messi'nin bileği şişmişti yakın çekimden görüldüğü üzre. Futbolu izleme sebeplerimizden biri olan Messi'yi kasıtlı bir şekilde sakatlamaya kimsenin hakkı yok, çok ağır bir ceza alır umarım. Yarın kontrole gidecek, bileğinde çatlak ya da kırık olabileceği belirtiliyor. Durum belirginleşsin, daha detaylı bir yazı gerekecek bu konuya dair.

Barça, hafta içi S. Gijon'u ağırladıktan sonra, hafta sonu Bilbao'ya gidiyor, ordan da çıkarsa Ekim ayında 3 Camp Nou maçıyla liderlik ele geçirilecektir. Dileyelim de Messi'nin sakatlığı ciddi olmasın.

Ekleme: En fazla 15 gün sahalardan uzak kalacağına dair haberler var, haydi hayırlısı diyorum, umarım doğrudur, daha fazlasını bünye kaldırmaz!

19 Eylül 2010

A. Eren Loğoğlu

Hiç yorum yok: